İki kızı ve eşi ‘deniz biyoloğu’
olan Rebecca ( Juliette Bionche) dünyanın
en iyi savaş fotoğrafçılarından biridir. Kabil’de kendisine vaat edilen cennete varmak
üzere eyleme hazırlanan intihar bombacısının son anlarının fotoğraflarını
çekmektedir. Son anda içinde bombacının da bulunduğu arabayla, olayın
gerçekleşeceği yere gitmeye karar verir ve ağır yaralanır.
Rebecca, hayata karşı içinde büyüyen öfkesini soğuttuğu bir meslek olarak
görür savaş fotoğrafçılığını. Mesleğiyle
olan ilişkisi o kadar derinleşmiştir ki artık onun kaderi gibi olmuştur.
Dünyanın “Paris Hilton’un donu” kadar ilgilenmediği insanlık dramlarını
herkesin gözüne sokmak, elde ettiği çarpıcı görüntülerle de becerebildiği kadar
insanları sarsmaya çalışmak onun tek amacıdır. O bunları yapmaya çalışırken,
kendi evinde de başka sarsıntılara yol açmaktadır.
Son seferden (Kabil) döndüğünde (ağır yaralanma) kocası ondan ayrılmaya
kara vermiştir. Şimdi de o kararını verecektir. Ailesi mi? Yoksa mesleği mi?
Filmin yönetmeni Erik Pappe 1980’li yıllarda savaş fotoğrafçısı olarak
yaşadığı deneyimlerden esinlenmiş